Arkeolojik Varlıkların Korunması ve Kurtarılması Online Sertifika Programı için gerçekleştirdiğimiz kültürel miras sohbetlerini yayınlamaya devam ediyoruz. Bu kez konuğumuz ICOM (Uluslararası Müzeler Konseyi) Dünya Başkanı Suay Aksoy.

Suay Aksoy, 2007'den bu yana çeşitli konumlarda görev aldığı ICOM'un 2016 yılında başkanı seçildi. Şu zamana kadar birçok kültürel miras projesini yöneten Aksoy, müzecilik alanındaki birikimlerini, ICOM'un faaliyetlerini ve vizyonunu SARAT Projesi Koordinatörü Gül Pulhan'a anlattı.

 

Gül Pulhan: Uluslararası Dünya Müzecilik Konseyi ICOM’un Dünya Başkanı Suay Aksoy’la beraberiz. Bize kendinizi biraz tanıtarak ve ICOM’daki görevinizi anlatarak başlayalım sohbetimize.

 

Suay Aksoy: Merhaba, öncelikle teşekkür ederim. Ben müzeci olarak başlamadım hayata, onu söyleyeyim ve insanları bu vesileyle yüreklendireyim. İktisatçıydım, sonra siyaset ilimi okudum, ondan sonra müzecilik okudum ve bunun iyi bir yol olduğunu düşünüyorum. Umarım öğrencileriniz arasında mesela hukukçular da olabilirler ki bugün çok ihtiyacımız var müzecilik ve kültürel mirası korumada hukukçulara. Boğaziçi’ndenim, Tarih Vakfı sayesinde müzeciliğe bulaştım ve o sayede de daha sistemli bunu okuyup öğrenmeye ka rar verdim. Bundan sonra çok odaklanmış bir şekilde ICOM’un yani Uluslararası Müzeler Konseyi’nin yıllık konferanslarına gitmeye ve bilimsel komitelerinden bir tanesi olan Kent Müzeleri Uluslararası Komitesi’ne üye olup orada elimden geldiğince çalışmaya başladım. Bunun da çok önemli olduğunu düşünüyorum. ICOM’un 30 tane bilimsel veya tematik ya da uluslararası komitesi var, 120 tane milli komitesinin dışında. Bunlar her ülkeden gelen eksperlerin oluşturduğu komiteler.

Dediğim gibi ben Kent Müzeleri Uluslararası Komitesi’ndeydim ve o komitede yönetim kuruluna girdim, başkan seçildim, orada gösterdiğimiz performans sayesinde danışma kurulu başkanlığına seçildim, ondan sonra da yani bir dönem onu yaptıktan sonra, üç yıldır dönemler, ICOM başkanlığına seçildim.

Tabi gönüllü bir iş, bunun getirdiği ciddi bir zaman ve efor ayırma var. Bunları yapabilmek için de galiba ya emekli olmak ya da emekliliğe yakın olmak lazım. Dolayısıyla ben bütün gücümü, kuvvetimi bu işe seferber edebildim. Çok severek yapıyorum ve Türkiye’nin daha da aktif olmasını istiyor gönül ama o kadar aktif değil maalesef. ICOM’un çeşitli ülkelere çok şey kazandırdığını gördüm ve görüyorum, onun için de çok önemsiyorum ICOM’u.

 

GP: Bugün ICOM’un dolayısıyla da sizin dünya müzeciliğiyle ilgili uğraştığı, önceliği olan en önemli konu veya konular neler? Bugünlerde gündem nedir müzecilikte?

 

SA: ICOM’un uğraştığı alanları özetleyecek olursam belki üç şey söyleyebilirim. Bir, biz standartları belirliyoruz yani müzecilik, müze profesyonelleri açısından etik kuralları mesela ICOM belirliyor ve bunlar birtakım ülkelerin yasalarına da girmiş durumdadır. Bu bir. 

 

 

Bunun içinde, bu etik kuralların içinde müze tanımı da var ve müze tanımı zaten bugün 21’inci yüzyılın koşullarına göre yeniden ele alınmakta, güncellenmekte ve çok ciddi, kıtalar arası diyebileceğim bir çalışmamız var. Müze tanımı bugün ne olmalı, bizim tanımımız bugünkü ihtiyaçları ve koşulları karşılıyor mu? Bu çok ilgilendiğimiz bir konu.

İkinci alanımız eğitim. Bu eğitimin bir parçası tabi kültürel mirası korumayla ilgili ki bunu yapıyoruz. Bunun için de pek çok şeyimiz var, siz daha önce zannediyorum programınızda belirtmişsiniz. Kırmızı Listelerimiz, Red List… Bir observatory (gözlem komitesi) var, bunlar ve bunların başka türlü verildiği bir uluslararası komitemiz var. International Committee on Museum Security dediğimiz.

Bir de sürekli komite olarak Disaster Risk Management Committee, yani Afet Riski Yönetimi Komitesi var ve bunlar çok aktif iş yapıyorlar. Bir yandan da mediation yani hakemlik gibi bir görev üstlenebiliyoruz.

 

Müzeler güvenilirliği en yüksek kurumlar

 

 

Şimdi uluslararası olmaktan dolayı pek çok şeyi takip etmek mümkün; yani Irak’ta ne oluyor, Mısır’da ne oluyor, Suriye’de ne oluyor, yani hep silahlı çatışmaların olduğu yerlerden bahsetmiş gibi oluyorum ama tabi bunlar hayatımızın içinde çok var.

Bunun dışında doğal felaketler gittikçe artıyor ve bu beni bugün çok ilgilendiğimiz başka bir alanı telaffuz etmeye yönlendiriyor, sürdürülebilirlik; yani, Birleşmiş Milletler’in koyduğu 17 sürdürülebilirlik alanı veya kriteri. Bu kriterleri biz müzelere, müzelerin işleyişinden diskuruna ve topluma nasıl uyarlayabiliriz, bununla uğraşıyoruz.

Bunlar dışında, tabi şimdi en önemli şey ki hep bunlar birbirlerine bağlı, müzenin toplum içindeki rolü. 21’inci yüzyıla geldiğimizde saydığım felaketlerin dışında bir de ekonomik krizlerin, toplumsal krizlerin, siyasal krizlerin yaşandığı bir dönemde, müzeler ne yapabilir, ve bu anlamda geçerliliğini nasıl kanıtlayabilir, ona bakıyoruz. Müze ki güvenirliliği en yüksek kurum olarak çıkıyor yapılan her türlü ankette, her ülkede. Yani toplum için müze ne yapıyor, bunu araştırmaktayız. Bunda o kadar ileriye gittik ki hatta 2015 yılında UNESCO toplum içinde müzenin rolünün altını çizen bir tavsiye kararı çıkardı.

 

Müzeler bağımsızdır

 

 

GP: Bizim bu dersimiz, arkeolojik varlıkların korunması ve kurtarılması başlığını taşıyor çünkü dersin odağında kültür kurumlarının, özellikle de müzelerin sizin de söz ettiğiniz risklerle nasıl mücadele edebileceği ile ilgili bilgiler var.  ICOM, yakın zamanda, Brezilya’daki Ulusal Müze yangınında oldukça aktif bir rol oynadı. Bize biraz o olaydan bahseder misiniz? Mesela ICOM böyle bir durumda neler yapıyor, nasıl yardımcı olabiliyor?   

 

SA: Tabi memnuniyetle. Şimdi şöyle bir şey var. Hani ICOM’un ne parası var ki nasıl yardımda bulunacak diye düşünülebilir. Biz ne yapıyoruz, oraya gidip yangın söndürmüyoruz veya inşaat yapmıyoruz. Biz tamamen uzmanlarımızın katkısıyla bir şeyler yapabiliyoruz. Şimdi orada ne tür ekspere ihtiyaç var? Bir kere korumacılara, yani konservasyonculara müthiş ihtiyaç var. Bu birinci desteğimiz. İkincisi, dokümantasyona destek oluyoruz, çünkü her şey elden gitmiş.

Bunun dışında, yine ICOM’un üniversite müzeleri komitesi var. Hepsi seferber oldular yani bu yangından sonra nasıl yapabiliriz diye. Tabi biz şemsiye kurum olarak derhal müzeyle ve şimdi değişti ama o güne kadar IBRAM ile temasa geçtik. IBRAM onların müzeler birliği. Müzeyle ve IBRAM’la ne yapabiliriz size nasıl yardım edebiliriz, nasıl fikir verebiliriz, nasıl rehberlik yapabiliriz diye temasa geçtik. Bizim tabi yapacağımız en önemli iş gerçekten rehberlik olabilir.

 

 

Bunun dışında ne yaptık? Zaten daha önce yayınladığımız müzelerin bağımsızlığı üzerine bir kararımız vardı. Bu karar müzelerin para aldıkları yerlerin temsilcisi olamayacaklarına dair bir karardı. Müzeler bir sürü yerden fon bulabilir ama etik kurallar buralarda çok geçerlidir. Etik olarak fon aldıkları yerlerin herhangi bir isteğine uymak gibi bir zorunlulukları yoktur, müzeler bağımsızdır.

Bu spesifik olayda da şöyle bir karar yayınladık, tavsiye kararı tabi. Müzelerin yeterli finansal desteği görmesinin öneminin altını çiziyoruz dedik. Devletten aldıkları yardımı kastettik bununla çünkü bu yangın çıkmadan aylarca öncesinden itibaren pek çok uyarı yapılmıştı bu müzeyle ilgili devlete. Yani burada çok büyük riskler var ve bunlardan bir tanesi de yangın; lütfen bize fon ayırın, belirli şeyleri rehabilite edebilelim diye. İşte bu iş yapılmadı Brezilya’da ve bu bir devlet müzesi, zaten adı üstünde, Ulusal Müze.

 

GP: Galiba toplumda da tepkiler oldu sonrasında.

 

SA: Çok büyük tepkiler oldu sonrasında olmayacak gibi değil çünkü hani kör göze parmak denen türden bir durum vardı ortada. Hani herkes buna dikkat çekmiş, aman bir şeyler yapılması lazım, elden gider yoksa diye. Ve nitekim birçok şey elden gitti. Dolayısıyla öyle bir tavsiye kararıyla da hükümetlere, devletlere eğer kültürel mirası korumak istiyorsanız siz yeterli fonlamayı yapmak zorundasınız mesajını verebildik zannediyorum.

 

En acil görev müzelerin sürdürülebilirliği

 

GP: ICOM’un yaptıklarını ve uğraştığı konuları konuşurken aslında pek çok mesaj verdiniz bize ve bu dersin katılımcılarına ama genel olarak müzecilere ve kültürel mirasla uğraşan kişilere bu ders üstünden bir mesaj iletmek isterseniz bu ne olacaktır?

 

SA: Aslında epeydir müzeler pencereden dışarı bakıyorlar. Müzenin toplumla ilişkisinin çok önemli olduğunu düşünüyorum çünkü müzenin varlık nedeni ancak bu olabilir. Bugün için de sanıyorum en önemli konu müzelerde sürdürülebilirlik açısından hem kendi içinde hem dışarıda ne yapabilir, buna bakmak lazım. Sanıyorum 21’inci yüzyılın en önemli, en acil görevi hepimiz için ve müzeler için sürdürülebilirlik kavramıyla yatıp kalkmak olmalı.  

 

GP: Yoğun temponuzda bize zaman ayırdığınız için çok çok teşekkür ediyoruz.

 

SA: Çok sağ olun, ben de teşekkür ederim.